Hattat Hamid Aytaç (1891-1982) ile alakalı birkaç not

Bunu Paylaş

   Dr. Süleyman Berk  Hat sanatına ilgi duymaya başladığım 1970”li yılların sonu ve 1980”li yıların başında, ismini en çok duyduğumuz hattatların başında merhum hattat Hâmid Aytaç gelirdi. Şüphesiz, Osmanlı bakiyyesi olarak, hayatta olan tek hattat olması, onu nazarlarımızda efsâne isim haline getirmişti. O sıralar talebesi olduğum Gaziosmanpaşa İmam-Hatip Lisesi”nde ders…

Okumaya Devam Et

Bunu Paylaş

Hattat Halim Özyazıcı’nın Bilinen tek Hilyesi

Bunu Paylaş

  Hat Sanatının Osmanlı”dan Cumhuriyet”e İntikal Eden Emsâlsiz Sanatkârı             HATTAT HALİM ÖZYAZICI”NIN BİLİNEN TEK HİLYESİ Üstün kabiliyeti sayesinde, her çeşit yazıyı büyük bir ustalıkla yazan hattat Halim Özyazıcı”nın (1898-1964) bügüne kadar, tamamlanmış bir sülüs-nesih hilye yazmadığı bilnmekte idi. Ancak, ölümünden yıllar sonra, 2000 yılı sonlarında ortaya çıkan terekesindeki hilye…

Okumaya Devam Et

Bunu Paylaş

Hat Sanatının Öğretiminde Meşk Murakkaaları

Bunu Paylaş

   Dr. Süleyman BERK  Yazı sanatının taliminde, geçmiş üstadların önemli eserlerinin tetkik edilmesinin önemli yeri vardır. Hat sanatında oluşan mektepler(ekol), üstadın kendi zevk ve anlayışına göre kendinden önceki büyük üstadlardan seçip eleyerek taklid etmesiyle oluşmuştur.  Osmanlı hat mektebinin kurucusu Şeyh Hamdullah, II. Bâyezid”in tavsiyesi ile mektebini oluştururken Yâkut el-Musta”sımî”nin (ö.…

Okumaya Devam Et

Bunu Paylaş

Britanya’da Kadınların Eşit Haklar Kazanma Mücadelesi

Bunu Paylaş

Serkan  BAYKUŞOĞLU Londra 2000 I-GİRİŞ             Oy hakkı elde etme mücadelesi ülkenin değişik bölgelerinden olmalarına karşın aynı fikirleri savunanlarla birlikte ağır bir biçimde başladı. Mary Smith’in ilk kadın hareketi resmi başvurusunu Parlamentoya yaptığı yıl olan 1832 yılı bazı tarihçiler tarafından bu hareketin başlama tarihi olarak kabul edilir.[1] Ayrıca, Kadin Haklarının…

Okumaya Devam Et

Bunu Paylaş

Fetih İle İlgili İddialara Cevaplar

Bunu Paylaş

Fâtih Sultân Mehmed’in İstanbul’u kılıç gücüyle aldığı, başta Ayasofya’yı camiye çevirme olmak üzere, Hıristiyanlara ait mabedleri yok ettiği, şehirde katliam yaptığı ve en önemlisi de İstanbul’u yakıp yıktığı söylenmektedir. Bunlar doğru mudur?  Hemen şunu ifade edelim ki, bu tür iddiaları, bizzat fethe katılan Bizans tarihçileri bile söylemeye cesaret edememiştir. Zira…

Okumaya Devam Et

Bunu Paylaş